İbn Haldun Üniversitesi, Özbekistan Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği ve Özbekistan Cumhuriyeti Din İşleri Komitesi Başkanlığı işbirliği ile düzenlenen Uluslararası “21. Asrın Tehditleri ve İslam Marifetinin Gayeleri” Panelinde İslam âleminin yaşadığı sorunlar ve çözüm önerileri tartışıldı.
 

Türk ve Özbek fikir insanlarının katıldığı panelde iki ülkenin daha çok ortak çalışma yapabilmesi için iş birliği protokolü imzalandı.
 

İbn Haldun Üniversitesi’nde düzenlenen panele İbn Haldun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Recep Şentürk, Özbekistan Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Alişir Agzamhocayev, Başakşehir Belediye Başkanı Yasin Kartoğlu, İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) Genel Başkan Yardımcısı Aboubacar Abdullah Senghore, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Selim Argun, Uluslararası Hoca Ahmet Yesevi Vakfı Genel Başkanı İsmetullah Yesevî, panelistler, kanaat önderleri, düşünce insanları ve davetliler katıldı.
 

“Müslümanlar arasında uhuvveti inşa edeceğiz”
 

Panele ev sahipliği yapan İbn Haldun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Recep Şentürk, İslam’ın Hristiyanlık gibi tek merkezli değil, çok merkezli bir din olduğunu belirterek; “Bunun neticesi olarak Buhara’dan Semerkand’a, Yeni Delhi’den Türkistan’a kadar ortak bir medeniyetimiz var” dedi. Özbekistan ve Türkiye arasında kurulacak işbirliğinin sadece iki ülkeye değil, tüm insanlığa faydalı olacağına yürekten inandığını dile getiren Şentürk, “İslam düşmanları Müslümanlar arasındaki tefrikaları artırmak istiyor, bizler de buna karşılık uhuvveti inşa edeceğiz” şeklinde konuştu.
 

“Uluslararası İslam Üniversitesi kurulmalı”
 

Programda bir konuşma yapan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Selim Argun, Türkî cumhuriyetler ile iyi ilişkiler ve sağlıklı sonuçlar almak için onların da bir şekilde içinde yer alacakları Uluslararası İslam Üniversitesi kurulması gerektiğini vurgulayarak, “Mısır, Suudi Arabistan, İran, Pakistan ve Malezya gibi ülkelerin böyle kurumları varken İslam dünyasının liderlik potansiyeli en yüksek yüksek ülkesi olan Türkiye’nin böyle bir araca sahip olmaması anlaşılabilir bir husus değildir” dedi.
 

“Etnik, dinî, tarihi ve kültürel bağlara sahibiz”
 

Türkî cumhuriyetlerin, ortak çalışma ve iş birliği için çok şanslı bir durumda olduğunun altını çizen  Argun, şöyle devam etti: “Türkiye’deki dini ve akademik kurumların, sivil toplum örgütlerinin değişen şartlar ve dengeler ışığında bölge ile yeni bir iletişim modeli geliştirmesi zarureti her geçen gün daha belirgin biçimde hissedilmektedir. Türkî cumhuriyetler ile kurulacak ilişkiler açısından zikre değer en önemli fırsat; ortak etnik, dinî, tarihi ve kültürel bağlara sahip olmamızdır ve bu bağlar bütün tehditleri ortadan kaldırabilecek kadar güçlüdür”
 

“İslam’ın barışçı özellikleri iyi anlatılmalı”
 

Özbekistan'ın Ankara Büyükelçisi Alişir Azamhocayev de İslam dininin hoşgörü ve barışçıl özelliklerinin dünya kamuoyuna iyi anlatılması gerektiğini belirtti. Özbekistan medeniyetinin dinin beşiği olduğunu dile getiren Azamhocayev, ülkelerinde vicdan özgürlüğünün sağlanması, dini ve milli değerlerin korunması, türbe ve kutsal mekanların düzenlenmesi yönünde birçok çalışma gerçekleştirdiklerini kaydetti.
 

İş birliği protokolü imzalandı
 

İbn Haldun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Recep Şentürk ile Özbekistan İslam Temeddün Merkezi Başkanı Elçi Shaazim Minavarov tarafından imzalan protokol ile Türk ve Özbek ilim insanları bundan sonra daha çok ortak çalışma yapma ve işbirliğinde bulunma kararı verdi.
 

Türk ve Özbek bilim adamlarının, "Terörist İdeolojinin Eğitimli İslam'ın Yardımıyla Karşılanması", "21. Yüzyıldaki Küresel Çatışma Trendleri", "Özbekistan İslam Marifeti Gayelerinin Yeniden Dirilişi Yolunda", "Çağdaş Koşullarda Yıkıcı İdeolojiye Karşı Mücadelede İslam Ulemalarının İşbirliği" ve "İslam Peygamberi Hz. Muhammed'in Birlikte Yaşama Modelleri" gibi konular ele aldığı program, panelistlere plaket takdiminin ve hatıra fotoğraflarının çekilmesinin ardından sona erdi.